20. Bölüm, Elçilerin işleri
21. Bölüm
Kudüs'e yolculuk
Onlardan ayrılınca denize açılıp doğru İstanköy'e gittik. Ertesi
gün Rodos'a, oradan da Patara'ya geçtik. 2Fenike'ye gidecek bir gemi
bulduk, buna binip denize açıldık. 3Kıbrıs'ı görünce güneyinden
geçerek Suriye'ye yöneldik ve Sur kentinde karaya çıktık. Gemi,
yükünü orada boşaltacaktı. 4Oradaki İsa öğrencilerini arayıp bulduk
ve yanlarında bir hafta kaldık. Öğrenciler, Ruh'un yönlendirmesiyle
Pavlus'u, Kudüs'e gitmemesi için uyardılar. 5Günümüz dolunca kentten
ayrılıp yolumuza devam ettik. İmanlıların hepsi, eşleri ve
çocuklarıyla birlikte bizi kentin dışına kadar geçirdiler. Deniz
kıyısında diz çöküp dua ettik. 6Birbirimizle vedalaştıktan sonra biz
gemiye bindik, onlar da evlerine döndüler.
7Sur'dan deniz yolculuğumuza devam ederek Batlamya kentine
geldik. Oradaki kardeşleri ziyaret edip bir gün yanlarında kaldık.
8Ertesi gün ayrılıp Sezariye'ye geldik. Yedilerden[cc] biri olan
müjdeci Filipus'un evine giderek onun yanında kaldık. 9Bu adamın
peygamberlik eden, evlenmemiş dört kızı vardı.
10Oraya varışımızdan birkaç gün sonra Yahudiye'den Agabus adlı
bir peygamber geldi. 11Bu adam bize yaklaşıp Pavlus'un kuşağını
aldı, bununla kendi ellerini ayaklarını bağlayarak dedi ki, «Kutsal
Ruh şöyle diyor: `Yahudiler, bu kuşağın sahibini Kudüs'te böyle
bağlayıp diğer uluslara teslim edecekler.'»
12Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Kudüs'e gitmemesi
için Pavlus'a yalvardık. 13Bunun üzerine Pavlus şöyle karşılık
verdi: «Ne yapıyorsunuz, ne diye ağlayıp yüreğimi sızlatıyorsunuz?
Ben Rab İsa'nın adı uğruna Kudüs'te yalnız bağlanmaya değil, ölmeye
de hazırım.»
14Pavlus'u ikna edemeyince, «Rab'bin istediği olsun» diyerek
sustuk.
15Bir süre sonra hazırlığımızı yapıp Kudüs'e doğru yola çıktık.
16Sezariye'deki öğrencilerden bazıları da bizimle birlikte geldiler.
Bizi, evinde kalacağımız adama, eski öğrencilerden Kıbrıslı
Minason'a götürdüler.
Pavlus Kudüs'te
17Kudüs'e vardığımız zaman kardeşler bizi sevinçle karşıladılar.
18Ertesi gün Pavlus'la birlikte Yakup'u görmeye gittik. İhtiyarların
hepsi de orada toplanmıştı. 19Pavlus, onların hal hatırını sorduktan
sonra hizmetinin aracılığıyla Tanrı'nın diğer uluslar arasında
yaptıklarını teker teker anlattı.
20Bunları işitince Tanrı'yı yücelttiler. Pavlus'a, «Görüyorsun
kardeş, Yahudiler arasında binlerce imanlı var ve hepsi Kutsal
Yasa'nın candan savunucusudur» dediler. 21«Ne var ki, duyduklarına
göre sen diğer uluslar arasında yaşayan bütün Yahudilere,
çocuklarını sünnet etmemelerini, törelerimize uymamalarını
söylüyor, Musa'nın yasasına sırt çevirmeleri gerektiğini
öğretiyormuşsun. 22Şimdi ne yapmalı? Senin buraya geldiğini mutlaka
duyacaklar. 23Bunun için sana dediğimizi yap. Aramızda adak adamış
dört kişi var.[çç] 24Bunları yanına al, kendileriyle birlikte arınma
törenine katıl. Başlarını traş edebilmeleri için kurban
masraflarını sen öde. Böylelikle herkes, seninle ilgili
duyduklarının asılsız olduğunu, senin de Kutsal Yasa'ya uygun
olarak yaşadığını anlasın. 25Diğer uluslardan olan imanlılara
gelince, biz onlara, putlara sunulan kurbanların etinden, kandan,
boğularak öldürülen hayvanlardan ve cinsel ahlaksızlıktan
sakınmalarını öngören kararımızı yazmıştık.»
26Bunun üzerine Pavlus o dört kişiyi yanına aldı, ertesi gün
onlarla birlikte arınma törenine katıldı. Sonra tapınağa girerek
arınma günlerinin ne zaman tamamlanacağını, her birinin adına ne
zaman kurban sunulacağını bildirdi.
Pavlus tutuklanıyor
27Yedi günlük süre bitmek üzereydi. Asya ilinden bazı Yahudiler
Pavlus'u tapınakta görünce tüm kalabalığı kışkırtarak onu
yakaladılar. 28«Ey İsrailliler, yardım edin!» diye bağırdılar. «Her
yerde herkese, halkımıza, Kutsal Yasa'ya ve bu kutsal yere karşı
öğretiler yayan adam budur. Üstelik tapınağa bazı Grekleri sokarak
bu kutsal yeri kirletti.» 29Bu Yahudiler, daha önce kentte Pavlus'un
yanında görmüş oldukları Efesli Trofimus'un, Pavlus tarafından
tapınağa sokulduğunu sanıyorlardı.
30Bütün kent ayağa kalkmıştı. Her taraftan koşuşup gelen halk
Pavlus'u tutup tapınaktan dışarı sürükledi. Arkasından tapınağın
kapıları hemen kapatıldı. 31Onlar Pavlus'u öldürmeye çalışırken, tüm
Kudüs'ün karıştığı haberi Roma taburunun komutanına ulaştı.
32Komutan hemen yüzbaşılarla askerleri yanına alarak kalabalığın
olduğu yere koşturdu. Komutanla askerleri gören halk Pavlus'u
dövmeyi bıraktı. 33O zaman komutan yaklaşıp Pavlus'u yakaladı, iki
zincirle bağlanması için buyruk verdi. Sonra, «Kimdir bu adam, ne
yaptı?» diye sordu.
34Kalabalıktakilerin her biri ayrı bir şey bağırıyordu.
Kargaşalıktan ötürü kesin bilgi edinemeyen komutan, Pavlus'un
kaleye götürülmesini buyurdu. 35Pavlus merdivenlere geldiğinde
kalabalık öylesine azmıştı ki, askerler onu taşımak zorunda
kaldılar. 36Kalabalık, «Öldürün onu!» diye bağırarak onları
izliyordu.
Pavlus kendini savunuyor
37Kaleden içeri girmek üzereyken Pavlus komutana, «Sana bir şey
söyleyebilir miyim?» dedi.
Komutan, «Grekçe biliyor musun?» dedi. 38«Sen bundan bir süre
önce bir ayaklanma başlatıp dört bin tedhişçiyi[dd] çöle götüren
Mısırlı değil misin?»
39Pavlus, «Ben Kilikya'dan Tarsuslu bir Yahudi, hiç de önemsiz
olmayan bir kentin vatandaşıyım» dedi. «Rica ederim, halka birkaç
söz söylememe izin ver.» 40Komutanın izin vermesi üzerine Pavlus
merdivende dikilip eliyle halka bir işaret yaptı. Derin bir
sessizlik olunca, İbrani dilinde konuşmaya başladı.
22. Bölüm, Elçilerin işleri