13. Bölüm, Elçilerin işleri
14. Bölüm
Konya'da
Konya'da Yahudilerin havrasına birlikte giren Pavlus'la Barnaba
öyle etkili konuştular ki, hem Yahudilerden hem de Greklerden çok
sayıda kişi iman etti. 2Ama inanmayan Yahudiler, diğer uluslardan
olanları kardeşlere karşı kışkırtarak zihinlerini bulandırdılar.
3Orada uzunca bir süre kalan Pavlus'la Barnaba, Rab hakkında
cesaretle konuşuyorlardı. Rab de onlara mucizeler ve harikalar
yapma gücünü vererek kendi lütfunu açıklayan bildiriyi doğruladı.
4Kentin halkı ikiye bölünmüştü. Bazıları Yahudilerin, bazıları
elçilerin tarafını tuttu.
5Yahudilerle diğer uluslardan olanlar ve bunların yöneticileri,
elçileri hırpalayıp taşa tutmak için bir düzen kurdular. 6-7Bunu
öğrenen Pavlus'la Barnaba, Likavonya'nın Listra ve Derbe kentlerine
ve çevre bölgeye kaçarak oralarda da Müjde'yi yaydılar.
Listra ve Derbe'de
8Listra'da, doğuştan kötürüm olup ayakları tutmayan ve hiç
yürüyememiş bir adam vardı. 9-10Bu adam Pavlus'un söylediklerini
dinledi. Onu dikkatle süzen Pavlus, iyileştirilebileceğine imanı
olduğunu görerek yüksek sesle ona, «Kalk, ayaklarının üzerinde
dur!» dedi. Adam yerinden fırlayıp yürümeye başladı.
11Pavlus'un ne yaptığını gören halk Likavonya dilinde, «Tanrılar
insan kılığına girip yanımıza inmiş!» diye haykırdı. 12Barnaba'ya
Zeus[n], konuşmada öncülük eden Pavlus'a da Hermes[o] adını taktılar.
13Kentin hemen dışında bulunan Zeus tapınağının kâhini kent
kapılarına boğalar ve çelenkler getirdi, halkla birlikte elçilere
kurban sunmak istedi.
14Ne var ki elçiler, Barnaba'yla Pavlus, bunu duyunca giysilerini
yırtarak kalabalığın içine daldılar. 15«Efendiler, neden böyle
şeyler yapıyorsunuz?» diye bağırdılar. «Biz de sizin gibi insanız,
aynı yaradılışa sahibiz. Size müjde getiriyoruz. Sizi bu boş
şeylerden vazgeçmeye, göğü, yeri, denizi ve bunların içindekilerin
hepsini yaratmış olan, yaşayan Tanrı'ya dönmeye çağırıyoruz.
16Geçmiş çağlarda Tanrı, tüm ulusların kendi yollarından gitmelerine
izin verdi. 17Yine de kendini tanıksız bırakmış değildir. Size
iyilik ediyor. Gökten yağmur yağdırıyor, çeşitli ürünleriyle
mevsimleri düzenliyor, sizi yiyecekle doyurup yüreklerinizi
sevinçle dolduruyor.» 18Bu sözlerle bile halkın kendilerine kurban
sunmasını güçlükle engelleyebildiler.
19Ne var ki, Antakya ve Konya'dan gelen bazı Yahudiler, halkı
kendi taraflarına çekerek Pavlus'u taşladılar; onu ölmüş sanarak
kentin dışına sürüklediler. 20Ama öğrenciler çevresinde toplanınca
Pavlus ayağa kalkıp kente döndü. Ertesi gün Barnaba'yla birlikte
Derbe'ye gitti. 21-22O kentte de Müjde'yi duyurup birçok öğrenci
edindiler.
Antakya'ya dönüş
Pavlus'la Barnaba daha sonra Listra, Konya ve Antakya'ya dönerek
öğrencileri ruhça pekiştirdiler, imana bağlı kalmaları için onlaracesaret verdiler. «Tanrı'nın Egemenliğine, birçok sıkıntıdan
geçerek girmemiz gerek» diyorlardı. 23İmanlılar için her toplulukta
ihtiyarlar seçtiler. Dua ve oruçla onları, inanmış oldukları Rab'be
emanet ettiler.
24Pisidya bölgesinden geçerek Pamfilya'ya geldiler. 25Perge'de
Tanrı sözünü bildirdikten sonra Antalya'ya gittiler. 26Oradan
gemiyle, artık tamamlamış bulundukları görev için Tanrı'nın lütfuna
emanet edildikleri yer olan Antakya'ya döndüler. 27Oraya
vardıklarında inanlılar topluluğunu bir araya getirip Tanrı'nın
kendileri aracılığıyla neler yaptığını, diğer uluslara iman
kapısını nasıl açtığını anlattılar. 28Oradaki öğrencilerin yanında
uzun bir süre kaldılar.
15. Bölüm, Elçilerin işleri